UYARI!!


Burada yer alan hikaye tamamen uydurulmuş olup, karşılıklı yazılmaktadır.

Yazarlar birbirlerinin yazdıklarından etkilenirler.

Yazarların kendileri de bu hikayenin nasıl sonlanacağını bilmemektedir.


Okumaya alttan başlayın ya da sayfaları takip edin.

21 Ekim 2010 Perşembe

Nancy söze nasıl başlayacağını bilemiyordu. Aslında Suzan'ın durumunu unutması çok kötü bir şeydi. Araştırma grubunda kullanılan ilaçlar hafızasını kaybetmesine neden oluyordu.

"Suzan, dediğim gibi sen rehabilitasyon merkezinde bir araştırma grubundasın. Son günlerde çok daha iyiydin ama ne oldu bilemiyorum. Sanırım ilaçlar istenen etkiyi gerçekleştirmiyor artık. Suzan sen şizofrensin...". Nancy bunu söylemek zorunda kaldığına inanamıyordu. Suzan son zamanlarda çok iyiydi. Tedavisi önceden başarılı olur gibiydi, gerçi durumunun çok fazla düzelmeyeceğinin farkındaydılar ama biraz da olsa güvenli bir duruma gelmişti. Şimdiyse başa dönmüşlerdi. Suzan yine eski günlerdeki gibi hayaller görmeye, olmayanı yaşamaya, ortadan kaybolmaya başlamıştı. Hasta olduğunu kabullenmişti önceden ama artık bunu bile kabullenmiyordu galiba.

Suzan sessizce ağlamaya başladı. Hatırlamaya çalışıyordu. Rehabilitasyon merkezini, oradaki arkadaşlarını, Nancy'i orada gördüğü zamanları... Ama onu gerçek hayata bağlayacak tek bir işaret bile bulamıyordu. Gerçekten hafızasını mı kaybetmişti? İlaçlar buna neden olabilir miydi yoksa başına başka bir şey mi gelmişti?

"Nancy, beni geri götürür müsün? Kendimi iyi hissetmiyorum", dedi Suzan. Belki doktorlar bir şeyleri hatırlamasına yardımcı olabilirdi. Beyninde tüm bunlar başladığında gördüğü güzel kadının sesini duyuyordu. "Hayır Suzan, hiçbir yere gitmene gerek yok. Sadece bana geri gel yeter...".

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder